Her başlangıç yeni bir heyecandır…Bu heyecanı bana sağlayan Haber06 Gazetesi’ne çok teşekkür ederim…Bundan sonra yazilarimla sizlerle birlikte olacağım. Öncelikle “hoşbulduk” diyorum ve yazımı sizinle paylaşıyorum. Korku ruhumuza işlenmiş bir nakış gibi adeta, bilmediğimizden korkarız, kaybetmekten korkarız, başarısızlıktan korkarız ve daha birçok korku çeşidi sıralanabilir. İlkel benliğimizi kazanmak veya kaybetmek üzerine kodlayarak gelişiminizi tamamladığımız için korkuyla yaşar ve ölürüz. Kazanmak için gelmedik dünyaya, bunu kendimize yediremesek de kaybetmekte bir başarı aslında. Bu istediğiniz şey için çaba gösterdiğiniz, kararlı ve tutarlı olduğunuzu gösterir.
Varış menzili elbet önemli ama yol boyunca seyrettiğimiz manzaranın bize öğrettikleri yaşadığımız tecrübeler daha kıymetli olmalı. Yola gitmekle, yolculuk etmek başka şeyler.
İlişkileri baz aldığımızda da sonuca odaklanıyoruz ve başarısızlık sarıyor benliğimizi. Ne yaşadık? neler yaşadık? tan ziyade, tek düşünce kontrol kimin elinde ve nereye gidiyoruz oluyor. Stratejiler oyun haline getiriyor tüm duyguları. Bugün herkesin bahsettiği ama kimsenin içinde olmak için çaba sarf etmediği “koşulsuz sevgi” boyutuna bir türlü ulaşamıyoruz.
Hata yapın, gözyaşı dökün, mutlu olun ve hayal kurun. Sonuca ulaşmak değil mutluluk, ulaşınca biter öyle ise, yolculuğun tadını çıkarın, yaşayacaklarınıza, goreceklerinize odaklanın, manzaranın keyfine varın. Ancak bu sayede saf duygularda kalır ve hayatınızı savaş meydanına çevirmezsiniz. Sonuç mu? O sadece bir anlık yaşanmışlık.
Mutluluk her şey tersine giderken bile yüreğine inanarak yürümektir.